Beşiktaş'ın başarı sırrı düğünlerdi

Gördüğü kemoterapi gerekçesiyle Beşiktaş’taki görevinden 1,5 ay önce ayrılan Mehmet Kulaksızoğlu, 48 yıllık dostu, 20 yıldır birlikte çalıştığı Şenol Güneş ve şampiyonlukla ilgili çok çarpıcı açıklamalar yaptı.

Mehmet Kulaksızoğlu futbol dünyasındaki isimlerin yakından tanıdığı, bilgisiyle fark yaratan, esprili bir teknik adamdır. Radyo Bilyoner’de katıldığı programda esprili anlatımıyla çok önemli hatırlatmalar yaptı. İşte satırbaşları… 

"Güneş kalecilikte idolümdü"

Biz Şenol hoca ile antrenör olarak 1997'den bu yana çalışıyoruz. Onun öncesi şöyle Hoca amatör olarak 17 yaşında Erdoğdu’da oynuyordu, ben 14 yaşındayım. Ben gidip onun antranmanlarını izliyorum o zaman. Hoca Akçaabat Sebat’a geçince Erdoğdu beni aldı, “Bu da Şenol gibi olacak” diye. Hoca oradan Trabzonspor’a geçince bu kez beni Akçaabat Sebatspor aldı, “Bu de Şenol Güneş gibi olacak” diye… Yani ben Şenol Güneş'in alternafini olarak hayatımı kurtardım. Hangi takımdan giderse beni onun yerin aldılar. Bir de gidip onun antrenmanlarını izlerdim. Avni Aker Stadı’nda o zaman atletizm pisti ve kum havuzu vardı. Hoca kum havuzunda çalışırdı, kum havuzunda onu çalıştıracak antrenör bulamadığı için ona top atacak kimi bulursa onunla çalışırdı. O zamanı hatırlamıyor, ben 14 yaşındaydım ben atardım ona topu.

“Şenol Güneş sahaların bittiğini görür mü diyenlerin bazıları gitti, bazıları kaldı”

Kimse üzülmesin, kimsenin kalbi kırılmasın biz şampiyon olduk diye. Önce ben söyleyeceğimi söyleyeyim. Başta başkan Fikret Orman’a, yönetim kuruluna, teknik kadroya, yardımcı personele, kulüpte çalışan bütün ekibe, sahanın yapılması için gayret gösteren ekibe hep teşekkür edeyim.
Şenol hoca başta önce tesisin, sahaların yapılmasını istedi. Bazı arkadaşlar, bazı kendini bilmez insanlar, “Hoca buraları yaptırıyor ama kendi buraların bittiğini görür mü” diye arkasından kulis yapanlar da oldu. Ben bazen şöyle derim, “Benim soyadım Kulaksızoğlu, Sağıroğlu değil”  Ben nerede ne konuşurlarsa okurum dudaklarından, giderim adamın yüzüne de dank diye söylerim. Affedersiniz, “Bir yerine de kına yakarsın takım kötü olursa” diye yüzüne de söylerim. Bu insanların bazıları kulüpten ayrıldı, bazıları kaldı.

“Ligin kırılma anı düğünlerdi”

Ligin kırılma anı neresiydi diyorlar hep. Kırılma noktası diye bir şey yok. Mustafa'nın düğünü, Cenk'in düğünü... Hepsine bakarsanız, bütün personeli davet ediyorsa futbolcular çaycısı, ocakçısı temizlikçisi ve bu düğüne hepsi katılıyorsa; bu aile ortamı şampiyonluğun müjdecisidir. Biz bu düğünlerde şampiyonluğu kutladık.

İstanbul’a iki kez geldik kazayla. Birinde dünya 3.’sü diğerinde Beşiktaş şampiyon
İki kere geldik İstanbul’a görevli. Yani bizi 2 kere çağırdılar İstanbul’a. 2000’de kazayla geldik. Bütün kamuoyu bize baskı yaptı, “Bunlar nereden çıktı” diye. Hatta benim için rahmetli Kazım Kanat yazdı ki, “Bandırmaspor’un kalecisinin milli takımda ne işi var” diye. Bandırmasporlular alındı, ben Bandırmaspor’da hiç oynamamıştım ki. Aradım Bandırmaspor kulübünü, “sizin şerefli kalenizi hiç koruyadım” diye… Şimdi 2 kere geldik İstanbul’a 2000’de Dünya 3.’lüğü, Konfederasyon kupası 3.’lüğü, Avrupa Şampiyonası elemelerinde barajda elendik. Kazayla yine Fikret Orman bizi getirdi İstanbul’a, işte Beşiktaş bu sene şampiyon. Biz kazayla İstanbul’da kalırsak, 4. 5. Yıldızı takacağız. 

GÜNEŞ'İN YÖNETİCİLERLE MESAFELİ OLDUĞU HABERLERİ YANLIŞ

Hocanın yöneticilerle mesafeli olduğu haberleri çok yanlış. Şimdi yönetici olarak Ahmet bey geliyordu, Başkan Fikret Bey ve bir de Metin bey geliyordu kulübe.  Sürekli toplantı halinde oluyorlardı, sohbet ediyorlar, yemek yiyorlardı. Bunu söyleyen yalan söyler. Ama antrenman sahasına, antrenmanın yapıldığı bölüme hiçbir yönetici girmez. “Giremez” değil, zaten girmez. Şenol hoca da müsaade etmez.Yani öyle olur ki personelin bile çoğunun dışarıda kaldığı olur. Sadece sağlıkçılar girer, malzemeciler girer. Hocanın prensibidir bu. Başkanla hoca arasında çok güzel bir ilişki var, kardeş gibiler. Bunu hiçbir yönetici söylemez.

CENK, QUARESMA VE KERIM FREI...

Şenol hoca çok namuslu ve dürüst adamdır! Oyuncusuna hayatta yalan konuşmaz. “Sen şöylesin, sen böylesin” demez. Yeterliyse yeterli, iyiyse iyi der. Oynatacağı zaman veya oynatmayacağı zaman söyler. Hocanın felsefesinde takım oyunu vardır. Takım oyununu oynayan kendine yer bulur. Quaresma, Gökhan, Olcay ve Kerim Frei kanat oyuncuları. Bunlar oyundan çıkarsa oyuna kimin gireceği kesin. İlk maçta mesela Tolgay vardı orta sahada, Atiba sakattı, Sosa’nın transferle ilgili sıkıntıları vardı. Atiba antrenmanları seyrettikçe kendisini sahaya atmak istiyordu. Çünkü o kadar kaliteli geçiyordu ki antrenmanlar. 

Quaresma şu anda takımın ağabeyi. Savunmaya önce gelen kendisi. Zaten kendi sözleri de var, bana hücum ve savunmayı Şenol hoca öğretince takıma daha çok katkıda bulundum diye... 

"Kadro korunursa, rakipler hiçbir şey beklemesin. Seneye 3. yıldızı takarız"

Kadro böyle kalırsa, üstüne de transferler olursa kimse Türkiye'de bir şey beklemesin! Seneye 3. yıldızı da takarız. Şenol hocaya bazen diyorum, 5 yıl burada 4. yıldızı da takarız diyorum. Kadronun korunması şart. Bu bir aile, bu bir kadro... Herkes bizim soyunma odasını izlesin ya da gemi seyahatini izlesin. BJK TV bunları hep yayınladı. Bizimle en çok eğlenen adam Mario Gomez. Almanya Milli Takımı'na çağrılmış adamın gitmeye niyeti olsa, bizimle burada kutlamaya katılır mı?

“Fenerbahçe Bursa’dan 4 oyuncu, Beşiktaş akıllılık etti Güneş’i aldı”

Biz Trabzonspor'da da bu aile ortamını yakaladık. İlk önce Egemen'i gönderdiler. Sonra Selçuk gitti. Ardından Burak Yılmaz ile Umut Bulut gitti. Geçen sezon Bursaspor'da da 5 oyuncumuz gitti! Birçok oyuncumuzu Fenerbahçe aldı. Bursa'nın başkanı Şenol Güneş kadromuzu bozuyor dedi, biz oyuncu almadığımız halde... Beşiktaş akıllılık etti sadece Şenol Güneş'i aldı. Şampiyonluk böyle geldi. Verecek oyunumuz kalmadı, kendimiz geldik. 

"Kemoterapi alırken maçlardaydım"

Kemoterapi alıyorum hala. Son 1,5 aydır da kulüpten ayrıldım. Galatasaray maçında kazanacağımızı biliyordum. Ondan sonra Osmanlıspor maçı için formalara isimlerimizi yazdırdım, malzemeciler tüm personeller. 51 kişilik tüm Beşiktaş kafilesinin imzalı Mario Gomez forması da bende şimdi. Bu formayı da Galatasaray maçından önce aldım. Osmanlıspor'a attığımız ikinci golden sonra zaten iyice şampiyonluk için rahatladım. Tedavi devam ederken de her maça gittim. Tribünden izledim maçları. Millet,  “Bu nasıl kanser diyecek?” diye düşünmedim. O duyguyu, coşkuyu yerinde yaşadım. 

EN ÇOK İZLENEN VİDEOLAR
youtube kanalımıza abone olun





Kişisel verileriniz Şirketimiz tarafından farklı kanallar veya ilgili mevzuat kapsamında kamu veri tabanları üzerinden ve farklı hukuki sebeplere dayanarak; sunduğumuz ürün ile hizmetleri sağlamak, geliştirmek ve ticari faaliyetlerimizi yürütmek amacıyla toplanmaktadır.

KABUL EDİYORUM ÇEREZ POLİTİKASI