HÜRSER TEKİNOKTAY: BEŞİKTAŞ BÖYLE YÖNETİLEMEZ!

Beşiktaş'ın önde gelen isimlerinden Hürser Tekin Oktay, arkadaşımız Murat Topçu'nun sorularını yanıtladı.

Beşiktaş'ın önde gelen isimlerinden Hürser Tekinoktay, arkadaşımız Murat Topçu'nun sorularını yanıtladı. Son iki seçimde başkanlığa aday olan Tekinoktay, Beşiktaş'ın Süleyman Seba'nın ardından kötü yönetildiğini belirterek, "Bu seçim Beşiktaş için tarihi önem taşıyor" ifadesini kullandı. 

Sayın Hürser Tekinoktay kendinizden bahseder misiniz?  Hürser Tekinoktay kimdir? 

Sportif olarak bakarsanız, 'Beşiktaş Altyapısı'ndan yetişen futbol antrenörüdür' diyebilirsiniz… Spor dışında da uzun yıllar Turizm alanında da deneyimleri olan bir Beşiktaşlı…

Son iki seçimde Beşiktaş'ta başkanlığa aday olmuştunuz. Mayıstaki seçimde aday olmayı düşünüyor musunuz? 

Biri olağan, biri olağanüstü olmak üzere 5 ay içinde değerli arkadaşlarımla birlikte iki seçime girdik, kazanamadık. Bugün gelinen noktada herkesin, hem kültürel, hem sportif, hem de Beşiktaşlılık olarak tatsız, kaygı verici mutsuz ortamını yaşayabileceğimizi o gün bazı kişilere ifade etmeye çalışmıştık. 'Ama demek ki anlatamadık' diyeceğim ama bazıları da anlatmak istediklerimiz anlamak da istemediler muhtemelen.

Şimdi gelinen nokta; Beşiktaş tarihinin en kritik seçimidir. Kaybetmek riski % 50 bile varsa tüm Beşiktaşlıların çok dikkatli olunması gereken bir seçim dönemidir. Burası iyi değerlendirilemezse buna alet olmak Beşiktaş’a yapılacak en büyük kötülük olur. En azından bizim deneyimimiz bunu gösteriyor. 

Bu nedenle 2022’nin ilk günleri camiada her zaman sorumluluk almış deneyim sahibi ve sözüne güvenilir değerli Beşiktaşlıların birleşerek tek bir liste ile girmeleri için bir çağrıda bulunmuştuk. Netice de gelinen durumdan hiç bir Beşiktaşlının memnun olmadığı bir aşikardır, böyle bir oluşumu desteklemek de bizim vazifemizdir.
Ön önemlisi bu camia mevcut başkan ile bir dönem daha geçirirse korkarım bir daha  maddi ve manevi olarak telafisi mümkün olmayacak bir sürü şey ile karşılaşılacaktır.

Sizce Beşiktaş nasıl başarılı olabilir? Beşiktaş Kulübü'nün borçları çok yüksek. Mali tablo nasıl düzeltilebilir? 

Bakın burası tüm gelir ve giderlerinin ağırlıkla futbol üzerine olduğu bir spor kulübüdür. Futbolun kendine özgü bir ekonomisi vardır. Üretim vardır. Pazarlaması vardır, başarı algoritması vardır. Dışardan basit gibi gözüksede futbolun kendi dinamiğini bilmeyenler için buradan olumlu netice alınması mümkün değildir. 

Gelinen noktada zaten tam da budur.
Futbolun kendi için de iktisadi ve ekonomisi farklıdır…
En önemliside her sektörde olduğu gibi katma değer yaratılması bir uzmanlık alanıdır.
Böyle bir deneyimi olmayan birisi bir futbol kulübünü yönetemez.
Yönetirse bu kriterlere haiz olan Süleyman Seba’dan bu kriterlerin hiç birine haiz olmayan; Serdar Bilgili, Yıldırım Demirören, Fikret Orman ve Ahmet Nur Çebi ile borçsuz bir kulüpten 22 yılda 5 katrilyon borca ulaşmış bir kulübe dönüşürüsünüz. Üstüne bir de demir-çelikçiler, ytongçular, inşaatçılar, mütahitler ve bunun gibi iş adamlarıyla sistem iflas eder.
Tüm projeler ve kaynaklar heba olur. Üstüne elinizde Futbol AŞ’de bulunması gereken öz sermayeniz olan bonservisiniz bile kalmaz…
Netice itibariyle futbolun kendine özgü üretim, maliyet, verimlilik algoritmaları olan endüstriyel bir yapısı vardır.
Buna haiz olan bir futbol işletme modelini kurarsanız mali tablo çok kısa bir sürede düzelir ve büyük karlılığa geçer…  Nitekim tüm Avrupa’da bu başarı oranı % 70’lerin üstündedir. Ancak özelikle bizim gibi tarihsel ve sosyolojik yapısı olan kulüplerde bu oran % 90’lara çıkmaktadır.

Özelikle BJK bir kaç yıl önce bir takvim yılında Şampiyonlar Ligi'nde 150 milyon eurolara varan ilave bütçe geliri yaratmıştır.
Dövizin şu anda ülkemizde böyle bir kur artışı olduğu zamanda TL. olan borçlarınız çok çabuk kapanabilir.
Şampiyonalar Liginden yaratılan bu emsal 150 milyon euro gelir yaklaşık mevcut yönetimin 19 yıllık aldığı borç miktarına bugünün kuru ile eşittir.
Beşiktaş’ın ülkemizde yaşanan bu döviz ve kur politikası neticesinde ihracatını artırması güncel planı olmalıdır. İhracatı da Futbolda 2 şekilde yaparsınız;
1- Sportif başarı
2- Ürettiğiniz ve düşük maliyetle scout yaptığınız insan/sporcu yatırımları ile

Beşiktaş'ı sizce kim veya kimler yönetmeli? 

Öncelikle liyakat, şeffaflık, dürüstlük söze güven, hem futbolu hem Beşiktaş’ı yönetmek için ilk prensip olmalı. Yukarıda dediğim özeliklere sahip olan insanlar ise sportif başarıyı istikrarlı hale getirip, ekonomik yapıyı da kısa zamanda düzeltebilir. Bunlar tercih sebebi olmalıdırlar.

Bundan sonraki dönemde hedefleriniz nelerdir ? 

Futbolda mutlak Şampiyonlar Ligi'nde yarışmak isteyen bir temel içgüdüm var :)
Ara verdiğim antrenörlük hayatıma meşhur Fulya Davası yüzünden dönemedim…
Devam etseydim, o kulvarda teknik adam olarak yarışacağıma emindim.

Bunu Beşiktaş’ta başkan olarak yapmak çok isterdim. Nasip olmadı.

Şu andaki temel hedefim ise;
Daha önce 2019 yılında şirketimizin talip olduğu (ismi şimdilik saklı kalsın)  yurt dışındaki bulunan bir kulübü satın almak. O zaman ülke olarak biraz siyasi yapımız uymadı, bize vermeği kabul etmediler. Ama inşallah bundan sonra bunu başarabilir veya yabancı bir şirket yapısıyla bunu başarıp bir peri masaları hikayesi yazarız. Bundan sonraki futboldaki hedefim bu diyebilirim. 


Genel olarak bakıldığında Beşiktaş başkanı Ahmet Nur Çebi geçen sezon 2 kupanın yanısıra Süper Kupa'yı da kazandı. Beşiktaş'a 3 kupa kazandırdığı için başarılı mı diyeceğiz?

Bu saydığınız başarıları ne yazık ki Çebi kazanmadı, Beşiktaş kazandı. Aynı yıllarca kazandığımız başarılar gibi…

Özelikle Beşiktaş'ın temel kodları kazanma arzusu, öz kaynağı ve bunların temsilcisi olan Sergen Yalçın ve arkadaşları ve futbolcuların olduğu ekip bunu tek başına kazandı…

Hani Ahmet Nur Çebi’nin sözcülerine söylettiği gibi başkan maaşları zamanında ödemeseydi ne olacaktı diyorlar ya…
O öyle değil başkan maaşları Ziraat Bankası'ndan bizim gelirlerimiz temlik ederek yaptığı kredi yapılandırmasıyla ödedi.  Parayı Beşiktaş ödedi.
Bundan sonra faiz batağına sokup borçlandırdıkları paraları da Beşiktaş ödeyecek. Biz ödeyeceğiz…

Şayet Çebi 2.6 milyar ile aldığı borcu bıraktığı zamanki çıkacak farkı cebinden ödeyecekse amenna sorun yok…
Ama ödeyebileceğini de sanmıyorum. Yarısını bile ödemesine biz kendi adımıza razıyız. Ona ve ona oy verenlere bunu sormak lazım parası varsa bize uğrattığı zararın ne kadarını kasaya geri koyacak?

Buradan büyük Beşiktaş taraftarlarına ne mesaj vermek istersiniz?  
Kimse Beşiktaş’tan zengin değildir. Kimse Beşiktaş’tan güçlü değildir. Stada gidin Beşiktaş’a sahip çıkın… Özelikle de gençler kendi biletinizi kendiniz alın, özgür ve hür olun…

Bizi kırmayıp sorularımızı içtenlikle yanıtladığınız için, şahsım ve Kartalhaber Ailesi olarak teşekkür eder, bundan sonraki yaşamımızda başarılar dilerim. 

Bende çok teşekkür ederim, tüm arkadaşlarınıza ve tüm Beşiktaşlılara sevgilerimi saygılarımı sunarım…



EN ÇOK İZLENEN VİDEOLAR
youtube kanalımıza abone olun





Kişisel verileriniz Şirketimiz tarafından farklı kanallar veya ilgili mevzuat kapsamında kamu veri tabanları üzerinden ve farklı hukuki sebeplere dayanarak; sunduğumuz ürün ile hizmetleri sağlamak, geliştirmek ve ticari faaliyetlerimizi yürütmek amacıyla toplanmaktadır.

KABUL EDİYORUM ÇEREZ POLİTİKASI