Beyazını kaybetmiş, siyah takıma..

Tribünleri boş,

Hafta içi kupa maçı oynamış,

3 direkt oyuncusundan yoksun,

Psikolojik bir harp geçirmiş,

İlk defa böyle bir yarışın içinde olan bir takıma karşı bu kadar basiretsiz oynayamazsınız.

Artık bazı şeyleri aşmış bir camia olarak, finalleri bu kadar kötü bitiremezsin.

Kalitesi ne olursa olsun, 1 buçuk yıldır topa neredeyse değmemiş bir Adebayor’u 18 içinde bu kadar rahat oynayamazsın. 19 yaşında bir futbolcuya karşı bu kadar aciz duruma düşemez, sıfırdan gol yiyemezsiniz. Böylesine formsuz bir Cenk varken, ligin düğümünü çözeceğiniz maça Aboubakar’sız çıkamazsınız. Derbiye bu oyunla çıkarsanız ligi de kaybedersiniz. O zaman belki tarihin zaman aşımından yırtarsınız ama sizi her şartta destekleyen bu taraftara hesap veremezsiniz!

Eyyamından ödün vermeyen hakem triosuna..

Avrupa’nın aksine ligde ki eyyamcı tutumunuza ne zaman son vereceksiniz?

İBFK’nün 2.golünde ki net ofsayt Barcelona maçında olsa, tutumunuz ve davranışınız ne olurdu?

Yoksa size de mi önce yumruk atıp, sonra noterden zabıt tutturup teşebbüs var dedirtip maça çıkarttılar?

Öğüt..

Belli ki Şenol hocanın alçak gönüllülüğünden pek pay almamış birileri.

Sosyal medyada canlı dövme sahneleri güzel de, seni “bağıra, bağıra” bu takıma 2 defa kazandıranlara ne diyeceksin? Ya kolunda ki bantın neden kolunda olduğunu idrak edemeyene ne demeli? Yoksa çok geç olmadan Mevlana’nın şu öğütünü mü hatırlatmalı?  

Yüzde ısrar etme doksan da olur, insan dediğinde noksan da olur, sakın büyüklenme elde neler var, bir ben varım deme, yoksan da olur.

ŞAFAK MALATYA